Çoğunluğu geleneksel olarak Sandu’nun Avrupa yanlısı rotasını destekleyen ve bu kez sandıklara akın eden yurt dışındaki Moldovalıların oyları henüz tam olarak sayılmadı: Yurtdışında yaşayan 320.000’den fazla vatandaş Pazar günü oy kullandı. Medyaya göre bu, ülkenin 1991 yılındaki bağımsızlık ilanından bu yana Diaspora ülkesindeki en yüksek seçmen katılımıydı.
Seçim komisyonuna göre oyların üçte ikisinden fazlası sayıldıktan sonra rakip Stoianoglo yaklaşık yüzde 52 ile hâlâ öndeydi. 57 yaşındaki oyuncu, Moskova Sosyalist Partisi’nin dostu eski Cumhurbaşkanı Igor Dodon’a aday oldu.
Eski Sovyet cumhuriyetindeki oylamanın, Moldova’nın gelecekte Moskova’ya mı yoksa Brüksel’e mi yöneleceği sorusuna yol açacağı düşünülüyor. Gözlemciler yakın bir yarış öngördü. 20 Ekim’deki ilk tur seçimlerin ardından, Rusya’nın seçmenler üzerinde yaygın bir nüfuza sahip olduğuna dair haberler zaten mevcuttu.
Cumhurbaşkanlığı yarışının son turu da bir dizi ciddi olayın gölgesinde kaldı: Yetkililere göre, Pazar günkü ikinci tur seçimlerde “provokasyonlar ve istikrarı bozma girişimleri” yaşandı. Polis, Rusya’da yaşayan Moldovalıların konsolosluk veya büyükelçiliklerde ikinci tur seçimlere katılabilmelerini sağlamak amacıyla Belarus, Azerbaycan ve Türkiye’ye “organize nakil” yapıldığı iddiasını araştırdıklarını söyledi.
Buna göre yurtdışında oy kullanırken sahte bomba alarmları ve siber saldırılar yaşandı. Moldova’daki Merkezi Seçim Komisyonu (MSK) da seçim gününde bir hizmet reddi (DoS) saldırısına maruz kaldı ve sistemin işlevselliği geçici olarak etkilendi. Eski Avrupa yanlısı hükümet başkanı Natalia Gavrilita, seçimden sonraki ilk tepkisinde acı bir şekilde ülkesinin “seçim değil, gerçek bir hibrit savaşa” katıldığını söyledi.
Sandu iki hafta önce favoriydi ancak oyların yüzde 42’sini alarak salt çoğunluğu kaçırdı. Seçimle eş zamanlı olarak yapılan referandumda, Moldova’nın AB’ye katılım isteğinin anayasada yer alması çok dar bir şekilde kabul edildi.
Stoianoglo ilk tur oylamada yüzde 26 ile beklenenden daha iyi bir performans sergiledi. O zamandan beri ilk turda elenen diğer adayların desteğini aldı. Diğer şeylerin yanı sıra Rus yanlısı sosyalistler tarafından da desteklendi. Genel olarak Rusya yanlısı taraf ilk turda yüzde 53,5 oy aldı.
Sandu, Pazar günü oy kullanan seçmenlere “dolandırıcılara” karşı harekete geçme çağrısında bulundu. “Ülkenin her zaman ilerlemesini ve kötülüklerden korunmasını sağlayan” yurttaşlarına güveniyor.
Rusya’nın seçimlere müdahale ettiği iddiaları karşısında Sandu’nun tarafı, ikinci tur seçimler öncesinde seçmenleri başkanın Avrupa yanlısı rotası konusunda ikna etme çabalarını bir kez daha artırmıştı. Seçim çalışanları, çevrimiçi hizmet kampanyaları ve ev ziyaretleriyle, polise ve gözlemcilere göre seçimlerin ilk turu öncesinde gerçekleşen oy satın alımını da engellemeye çalıştı.
Polis, insanları süpermarketlerdeki hoparlör anonsları ve cep telefonu mesajlarıyla seslerinin satın alınmasına izin vermemeleri konusunda uyardı. Polise göre seçmenleri telefon görüşmeleri ve e-postalar yoluyla etkilemeye yönelik “büyük” girişimlerde bulunuldu. Bazıları ölümle bile tehdit edildi.
Sandu, 2020 yılından bu yana Moldova Devlet Başkanı olarak görev yapıyor ve Rusya ile ilişkilerini kesmişti. Şubat 2022’de Ukrayna’da Rusya’nın saldırganlık savaşının başlamasının ardından AB’ye katılım başvurusunda bulundu. Katılım müzakereleri Haziran ayından bu yana devam ediyor.
Sandu’yu eleştirenler, onu Batı’nın çıkarlarını temsil etmekle ve zor durumdaki ekonomiyi ve yüksek enflasyonu kontrol altına alamamakla veya yargı reformlarını ilerletememekle suçluyor. Sandu’nun Rus gazına yasak getirmesi nedeniyle enerji fiyatlarının yükselmesi birçok tüketiciyi rahatsız etti.