Deutschlandfunk’un Cumartesi günkü haberine göre, seçimden sadece bir gün önce çok sayıda seçim komisyonu çalışanı değiştirildi. Komite, soruşturmaların Rusya’nın çıkarları lehine seçimlere müdahale edildiği şüphesiyle başlatıldığını söyledi.
Welt am Sonntag ise Moldova’nın Alman hükümetini, Rusya’nın Almanya’daki oy verme merkezlerinde de yapılan oylamayı manipüle etme girişimleri konusunda uyardığını bildirdi. Örneğin, oylamayı engellemek için sahte bomba alarmını tetikleme veya zorla tahliye yoluyla oylamayı kesintiye uğratma planlarından bahsedildi.
Moldova ayrıca Büyük Britanya, Fransa, İspanya, İtalya, Kanada ve ABD’deki olası müdahale girişimlerinden de korkuyor. Yurtdışındaki Moldovalıların oyları, başkanlık seçimiyle aynı zamanda yapılan AB referandumunun, AB üyeliğinin anayasaya bir hedef olarak dahil edilmesi yönünde az farkla lehte olmasına katkıda bulundu. Moldova’da çoğunluk aleyhte oy kullandı.
Sandu ve uluslararası gözlemcilerin suçlamalarına göre Rusya, seçim ve referandumda önemli bir rol oynadı. Sandu, seçimin hemen ardından “özgürlüğe ve demokrasiye eşi benzeri görülmemiş bir saldırı”dan bahsetti. 300.000’e kadar oy satın alındığına dair kanıtlar var. Moldova polisi, Rusya yanlısı işadamı ve muhalif siyasetçi Ilan Sor’un (Schor) etrafındaki bir suç grubuna atıfta bulunarak bunun kanıtlarını sundu.
Eylül ve Ekim aylarında bir oy satın alma ağına 39 milyon dolar (neredeyse 36 milyon euro) ödediği söyleniyor. Fonların Moldova vatandaşları tarafından Rus Promsvyasbank aracılığıyla Rusya yanlısı bir aday lehine oy kullanılması için alındığı söyleniyor. Eskiden özel olan banka, 2018’den bu yana Rus devletine ait.
Gözlemciler seçimin yakın olmasını bekliyor. Sandu’nun eski Başsavcı Stoianoglo’ya mesafesi büyük olsa da, diğer Rusya yanlısı adaylara oy veren seçmenlerin artık Stoianoglo’ya oy vermesi bekleniyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde toplam 11 aday yarıştı.
Stoianoglo ile Sandu arasındaki seçim anlaşmazlığında, Sandu’nun nihayet rakibini geçen yıl Başsavcılık görevinden aldığı gerçeği de var. 2021’de yolsuzluk suçlamasıyla tutuklandı ancak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde lehine karar aldı. Bu, kendisinin Moldova’da adil bir şekilde yargılanmasının beklenmediği iddiasıyla haklıydı.
Sandu, 2020 yılından bu yana Moldova Devlet Başkanı olarak görev yapıyor ve Rusya ile ilişkilerini kesmişti. Şubat 2022’de Ukrayna’da Rusya’nın saldırganlık savaşının başlamasının ardından AB’ye katılım başvurusunda bulundu. Katılım müzakereleri Haziran ayından bu yana devam ediyor.
Sandu’yu eleştirenler, onu Batı’nın çıkarlarını temsil etmekle ve zor durumdaki ekonomiyi ve yüksek enflasyonu kontrol altına alamamakla veya yargı reformlarını ilerletememekle suçluyor. Sandu’nun Rus gazına yasak getirmesi nedeniyle enerji fiyatlarının yükselmesi birçok tüketiciyi rahatsız etti.
Stoianoglo Rusya’nın yanında yer aldığını reddetti. Ancak Rusya yanlısı Sosyalistlerin (PSDR) desteklediği aday, AB’ye daha yavaş girmek ve bunun yerine Batı ve Rusya’ya yönelik “dengeli bir dış politika” izlemek istiyor.
Rusya dostu kamptaki diğer politikacılar gibi o da AB referandumunu boykot etti. Sandu, Stoianoglo’yu Moskova’nın “Truva atı” olarak tanımladı ve Kremlin’in yardımıyla 2,6 milyon nüfusa sahip Moldova üzerinde nüfuz sağlamak istiyor.
Moskova, Moldova’daki seçimlere müdahale iddialarını reddetti ve bunun karşılığında Batı’yı manipülasyonla suçladı. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, AB referandumunun dar sonuçları konusunda şüpheliydi. Rusya da buraya müdahale etmedi, ancak tutarsızlıklar çıplak gözle görülebiliyordu: Moldova liderliği “bu anormallikleri açıklamak” için hiçbir çaba göstermedi.