Maliye politikası sıkılaştırılmalı mı? – Ekonomist

Maliye politikası sıkılaştırılmalı mı? – Ekonomist
Yayınlama: 24.10.2024
23
A+
A-

:

Son veriler açıklandıktan sonra maliye politikasının yeteri kadar yorumları çalışmaya devam eder. Merkez Bankası’nın (6 ay gecikmeli de olsa) gerekli sıkılaştırmayı yaptığı ve bu yerden sonra maliye politikasının satın alma gerekliliği vurgulanmakta. Böylece bir anlamda top Sn. Mehmet Simşek’in sahasına atılmış oldu. Saklananlar gibi kendisi de bundan 3 ay önce çok radikal olmasa da önemli vergi reformlarını yasalaştırmaya çalışmıştı, bunlardan özellikle yüksek gelir gruplarını mevcut olan Meclis komisyonu tarafından çevrilmişti. Ancak şunu düşünmeden edemiyorsunuz: Bu konuda fikrinizi değiştirmek istiyorsanız doğru sonuca varamıyor musunuz?

geçen senenin son bütçe nakit dengesini 197 milyar TL açık veriyor, Merkezi Yönetim Konsolide Bütçe dengeleri 842 milyar TL açık veriyor. Bunun anlamı şuydu: Geçen sene deprem nedeniyle çok yüksek olarak kaydedilen gider ödeneklerinin önemli bir kısmı sene içinde kullanılamayınca, sene sonunda bu ödenekler “emanet” olarak 2024’e söylenmişti. Baktığınızda durum böyledir ve onun içinde yer almanız ve ona oyunculukla sahip olmanız gerekir. Sonuçta ilk 9 ayda yapılan “fiili” nakit harcama 7.2 tarayıcı TL değil, 7.8 tarayıcı oldu. Bu nedenle tuz Konsolide Bütçe programları bu seneki harcama miktarını ve dolayısıyla da bu durumun ekonomik faaliyet üzerindeki harcamasını doğru olarak yapacaktır.

Esasında ilk 9 ay bütçe gelirleri beklenilenden daha iyi geldi. Bunda ekonomik aktivitenin hedeflenenden daha canlı kalmasının etkisi de var. Enflasyon oldukça üzerinde bir artış. Bu dönemde doğrudan vergilerdeki artış yüzde 78 iken, dolaylı vergilerdeki artış yüzde 72.

Sorun artışında giderilir. İlk 9 ayda (nakit) giderlerdeki artış %94! İyi vakit geçirmek iyi bir fikirdir ve sonuçta toplam giderler 11.5 civarında yönetilecektir. Bu OVP’de hedeflenenin yaklaşık 300 milyar TL’lik bir rakamı var. Ayrıca son çeyrekte ekonomik aktivitede görülen yavaşlama ile birlikte gelir tarafı da azalacağı için toplam butçe açığındaki sapma 500 milyar TL’ye kadar çıkabilir. OVP’de bu sene için verilen Merkezi Bütçe açığı tahmini 2,15 TL ile GSYH’nin yüzde 4,9’uydu. Her zaman söylediğimiz gibi yüzde 4,9 açık zaten dezenflasyonist bir program için oldukça yüksek bir açık hedefti. En iyi şekilde yararlanmak için 25 yıl boyunca alabilirsiniz.

Sonuçta maliye politikasında bir miktar sıkılaştırma hem bütçedeki sapmayı önleyecek, hem de enflasyon beklentisi geriletilecektir. “Dezenflasyonist bir program izlenirken oradan vergi alınır mı?” belgelerin yanıtı doğrudan vergiler (kurumlar, gelir ve servet vergileri) olmalıdır. Ayrıca bu konuda yeterli bilgiye sahip olduğunuzdan emin olmak için de kullanabileceğiniz gibi, enflasyonun ilk anda artması nedeniyle tercih edilmemesi de mümkündür. Gelir vergilerinde ise vergi oranlarının yüksek kademeler için tasarlanması düşünülmelidir. Keza, kurumların vergilerindeki istisna teşviklerinin azaltılması (ki bu bir ölçüde yapılıyor) diğer bir yöntem olabilir. Ancak asıl etki Emlak Vergisi’nde düzenlenecek olmalı. Türkiye’de emlaktan alınan vergilerin oranı gelişmişliğe göre zaten çok düşük. Sadece vergi programlaması için kullanılan rayiç bedellerin piyasa değerlerinin birleştirilmesi bile bu kalemdeki tahsilatı oldukça yukarı çekecektir. Bunun dışında özellikle birden fazla konut olanlara daha yüksek vergi oranlarının görülebileceği düşünülmeli. Siz de böyle bir şeye el atabilirsiniz. Fazla ve özellikle atıl gayrimenkulu olanlar bunları elden çıkaracak ve böylece gayrimenkul fiyatları geri dönecektir. Ancak bu tedbirin ilk paragrafında sorulan, herkesin katılma ihtimalinin oldukça yüksek olduğunu da belirtmeliyim!

Kaynak

Viyanablog Sitesinin Kurucusuyum.