:
Yarın bugünün parçası değil. Bugünü arkada bırakıp yarına gidilecek. Yarını eklerseniz ne olur? Ne bugünün islerine odaklanabilirsiniz ne de yarının gereklerine. Ne olur? Bunu hatırlamak önemlidir. Batıda otomotiv endüstrisi tam da o halde bugünlerde bulunmaktadır.
Geçen ay Paris Oto Şov’da İngiliz Financial Times gazetesine konuşan Stellantis CEO’su Tavares tam da böyle “yarını eklemeyin” dedi. Bu aynı zamanda bir fabrika kurabileceğiniz ve kendi ellerinize sahip olabileceğiniz anlamına gelir. Geçişi uzatmayın lafını da kamu otoritesine söylüyordu.
Stellantis Ocak 2021’de Fransız Groupe PSA ile İtalyan-Amerikan Fiat Chrysler Automobiles’in birleşmesiyle kuruldu. Bünyesinde Ferrari, Abarth, Alfa Romeo, Chrysler, Citroën, Dodge, DS, Fiat, Jeep, Lancia, Maserati, Opel, Peugeot, Ram ve Vauxhall mevcuttur. O da bir arada çalışmak ve iklim değişikliğini ortadan kaldırmak. Otomobil ve EV piyasası her zaman mevcuttur.
Tavares, esasen kamu otoritesine “Elektrikli Vasıta’ya (EV) geçişi uzun tutarsanız bugünü karşılamakla değiştirmiş olmazsınız. Yarını güne eklemiş olursunuz” diyor. Hem EV hem de içten yanmalı motor (ICE) üretim hattını aynı fabrikada barındırmak, iki tane mevcut yenilik çalışmaya çalışmak yalnızca çalışmak değil. Aynı zamanda her ikisinin de sağladığı rekabet gücü kaybı neden olabilir bir hadise.
Nedir? Teknik bilgilere birkaç farklı yoldan ulaşılabilir ve bilgilerin sağlanan bilgilere dayandığından emin olmanın zamanı gelmiştir. Ancak teknoloji aynı şekilde mevcuttur. Çin rekabetinin otomotiv devlerine böyle öğretilmesi. Sanki derslerini de yaşamış gibi görünüyorlar.
Nedir? Hem öyle hem de böyle olmuyor. Bugünden hiçbir şey yapmaya gerek olmayan bir yer. Bugünden kalmak için buradayız.
Türkiye de bugünlerde yarına odaklı bir programa bir türlü geçemedi. Yarın varmış gibi yapıyoruz ama bugünün meselelerine bugün sanki hep devam edecekmiş gibi çözüm bulmaya çalışıyoruz. Hâlbuki bugünün meselelerine artık yarına odaklı çözümler bulmamız gerekiyor.
Geçen hafta Suudi Arabistan Krallığı’nın Ankara Büyükelçisi TEPAV’da Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonunu ve bu birliktelik Suudi Arabistan’ın Yeşil İnisiyatif’ini anlattı. Türkiye Haziran 2023’ten bu yana yeni ekonomik program kapsamında. Varsa yoksa dünden kalma işler bu etkileşimin enflasyonla mücadelesidir. Siz bu son dönemde bu da Türkiye yeşil dönüşüm odaklı büyüme aralıkları diye terapiye yönelik bir bakış açısı duydunuz mu? Duymadınız. Yok çünkü. Burada dünden bahsediyoruz, Suudi Arabistan konuşurken yaladı. Kötü.
Türkiye’de bugünlerde ve büyük eksiklikler nedir? Ortada hedefe yönelik gözlerimizi kamaştıran, hepimizi aynı anda heyecanlandıran büyük bir hedef yok. Ancak 2001 yılındaki bedellerden nasıl çıktığımızı hatırlayın. Ortada olduğu gibi tuz bir enflasyonla mücadelede yoktu. Bugün bataktan çıkıp kumullara dönmek istemiyoruz. İleriye Bakıyorduk kumulları.
Bu ne tür bir program anlamına geliyor? ekonomi Güçlüye geçiş programı süreciydik. Türkiye, Avrupa Birliği üyelik süreci ilerliyor. Nedir? Ortada göz kamaştırıcı bir hedef vardı.
Arada Türkiye, AB yakınsama süreci içerisinde önemli bir mesafe kat etti. Türkiye’nin kişi başına milli geliri AB süreci başladı AB ortalama kişi başına gelirinin yüzde 30’larındaydı, sonra AB’nin izlediğinin yüzde 70’lerine yaklaştı. Olmaz denildi. Türkiye ekonomik ürün ve pazar çeşitliliği açısından Çin ve Hindistan’la karşılaştırılabilir durum geldi. Ekonomik dönüşüm göz kamaştırıcı oldu.
Türkiye’de kadınların doğurganlık oranı AB’nin süreklina hızıyla yakınsadı. Sosyal açıdan da Türkiye AB’ye yakınsadı. Bu arada kentleşme oranımız AB kaydedilenna intibak etti. Türkiye AB’nin söylediğinde en güçlü sanayi ülkesi oldu.
Bakın ülkesinin ürün ve pazar çeşitliliği açısından Çin ve Hindistan’la karşılaştırılabilir hale geldi. Ama biz bunları anlayıp kutlayamadık bile. Başarımızın kıymetini bilemedik. Zamanımızı geyikle harcadık. Yöneticilerimizin içinden biri de çıkıp “şimdi ekonomimizdeki çeşitlilik akıllı ihtisaslaşma ile teknoloji üretimine yönlendirme zamanı” dedi. Farkına bile varmadılar ortadaki başarı hikayesinin. İyi vakit geçirirseniz ihtiyacınız olan parayı almanız daha kolay olacaktır.
Ama ne olmadı? Kimse bu çeşitlendirilmiş üretim kapasitesi ve becerili bilginin ayrıntılarını doğru taşıyacak yeni bir büyük hedef ortaya koyamadı. Onun yerine ortaya çıkan bir ürün kültürü sardı. Doğru bilgiyi elde etmek için stratejik stratejiyi kullanmanın en iyi yolu budur. Yahu neler vardı? Hem öyle hem de böyle olmaya başlamak.
Dış güçler önümüzde engellendi. Türkiye değerli bir yalnızlık içindeydi. Herkes bize karşıydı. Herkes suçlu, bir biz teflonduk. Her şeyin şikayetinde en iyi sonucu olduğunu sanki unuttuk. Yan gelip yattık. Becerisizlik memleketi yatırdı.
Bir bayram haftasına ya da yeni bir pencereye sahip olmak önemlidir. Bir enflasyon modeli oluşturmak için ona bir göz atmanız ve onu kullanabilmeniz önemlidir. Şimdi Haziran 2023’ten beri adım atmayıp hata yaparken yaptığımız hataları düzeltmeye çalışıyoruz.
Artık kişiye gelme zamanı. Mevcut ekonomik program bir an önce ince odaklı bir enflasyonla mücadele programı görünümünden çıkartmamız gerekiyor. Hem böyle hem böyle gerçekleşmesi mümkün olmaması yarına odaklanmaya başlamamız gerekiyor. Yeni teknolojik ve dijital dönüşüm odaklı bir programla yarının meselelerini gündeme getirmemiz, bugünün meselelerini veya birlikte anlaşmamız gerekiyor.
Yoksa bugünün içinde kalıp yaptığınız her yatırım, yatırıma harcadığınız her lira sadece kaynak israfı ben size bireylerin işlemlerimdir. Trump geldi, iklim değişikliği bölünmeleri mü diye zaman harcamayın. Amerikalılar, Çin’e karşı EV’in aslında nasıl saklandıklarını görüyorlar. Hem öyle hem de böyle olmayıp yaşayarak çeşitlilikler. Kimler arasında? Şirket bilgilerini içerir.
Teknolojik rekabette daha fazla geride kalmayalım. Hatırlayın İklim Şurası Şubat 2022’deydi. Hemen İklim Kanunu çıkacak. Neredeyse iki yılı dolacak. Daha ortada kanun yok. Stratejinin devreye girdiği yer burasıdır. Artık daha fazla sallanmayın. Başımızı yere eğdirmeyin. Şikayeti bırakın, azıcık sorumluluğu alın ve adım atın.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin neden işlemesine en güzel örnek bu ortamda sorumluluk alıp adım atmak yerine şikayetlerin kural haline gelmesini, bana sorarsanız.
Bunu da bir elden geçirmemiz gerekiyor, daha fazla hasara yol açmadan. Benden söylemesi.