Ertuğrul Türkoğlu: Devletin milleti olmaz mı? – Habererk, Güncel Son Dakika Haberleri

Ertuğrul Türkoğlu: Devletin milleti olmaz mı? – Habererk, Güncel Son Dakika Haberleri
Yayınlama: 16.10.2024
5
A+
A-

Numan Bey, ”Devletin milleti olmaz, milletin devleti olur” demiş. İlk duyulduğunda hoş gelen, dünyaya liberal ya da sosyal demokrat perspektiften bakanların sloganlaştırdığı bu cümle, doğrumu? Bir hakikatin ifadesi mi? Gerçek dünyada bir karşılığı var mı?

Tarihte devletin ömrüne rağmen sürdürülebilirliğini başarabilen çok sayıda darı var. Yahudi devletlerinin yıkılmasının üzerinden yaklaşık iki bin yıl geçtikten sonra İsrail’i kurdular. Yani iki bin yıl devletsiz kalmalarına, hatta bu sürenin 1600 yıllık vatanlarından yardıma, farklı coğrafyalarda tutulmalarına ve İbranice’yi unutmalarına rağmen millet olma vasfını kaybetmediler.

Araplar yaşadıkları coğrafyaya göre değişmekle birlikte takriben 400 yılla 1000 yıl arası sürede devletsizdiler. Ruslar ya da daha doğru ve geniş ifadeyle Doğu Slavları beş yüz yıl Türk şehirlerinde yaşadılar. Sasani devleti yıkıldıktan sonra Arapların ardından Türklerin bölgesine giren Farslar, Pehlevi hanedanı tarihinde 1200 yılı aşkın süredir mevcut olan devletsizdiler.

Demek ki devletleri yıkılan hatta vatanlarından kaybedilen milletler yok olabiliyorlar. Konuyu Türkler açısından elele hayatında; Türkler, aynı dini paylaştıkları ya da dinini kabul ettikleri ulusların kurduğu devletlerde yaşarken asimile oluyorlar. Aynı dini paylaşmadıkları uluslar tarafından benzetilemiyorlar. Çin en sonuncusu Sarı Uygular olmak üzere onlarca Türk halkını asimile etti.

Anavatandaki Uygur devleti yıkıldığında Uygurlar Doğu Türkistan’a, Sarı Uygurlar Kansu ve Yunnan’a yerleştiler. Sarı Uygurlar Budizm’i kabul etmeden önce, daha sonra geleneksel olarak ortaya çıktılar ve sonunda Çinlileştiler. Uygurlar komşuları Karlukların etkisinde kalarak İslam’ı kabul ettiler, dillerini korudular ve bugün kendi devletleri yaşadılar ve Acımasız görmelerine rağmen varlıklarını sürdürüyorlar.

Rus Çarlığının işgaline maruz kalan Türkler de bu tespitimizi doğruluyor. Müslüman ya da Gök Tanrı dinlerine mensup olan Türkler dillerini ve varlıklarını sürdürdüler. Hıristiyanlığı kabul etmeyen Türkler, Çuvaşlar dışında, tamamen eridiler. Ruslardan hiçbir fark kalmadı. Kuzey Afrika’ya yerleşen Türkler, bu coğrafyanın Osmanlı devletinden kopmasından sonra dillerini sonra milli kimliklerini yitirerek Araplaştılar.

Bu tespitlerimize göre, Numan Beyin kurduğu cümlenin ikinci yarısında yanlış. Yani devleti olmayan ya da devleti tüketici olmasına rağmen varlıklarını koruyan milletler var. Peki cümlenin ilk yarısında doğru mu? Bir millete dayanmayan yani milleti olmadığı halde ayakta kalan devlet var mı?

Fransa’nın milleti Fransızlardır, Japonya’nın milleti Japonlardır, İngiltere’nin milleti İngilizlerdir, ABD’nin milleti Amerikalılardır. Ben dört parçasını sıraladım, birleştirdim bütün devletlerin milletleri vardır. O millete dayanırlar ve dayandıkları millete hizmet ederler. Milleti olmayan ya da millete dayanmayan bir devleti bilmiyorum. Siz seçebilirsiniz.

Komünizm yıkıldığında sadece rejim değişmedi: SSCB, 16 parçaya bölündü. SSCB’nin dağılması nedeniyle Sovyetler diye bir millet yoktu, yani SSCB bir millete dayanmıyordu, yani egemenlik milleti yoktu. Oysa milletleri olan Romanya, Bulgaristan, Macaristan ve Polonya gibi devletlerde, bünyelerinde benzerlikler olmasına rağmen sadece rejim değişmiş, ülkeler bölünmüştü. Çekoslovakya, Doğu Blokunun en gelişmiş durumunda olmasına rağmen ikiye bölündü. Zira bu borcun milleti yoktu. Çekoslovakya’da iki millet esas alınarak ne Çekler ne de Slovaklar devleti içselleştirilmemişti.

Doğu Blokunda yer almakla birlikte güler yüzlü, yumuşak sosyalizmin tatbik edildiği ve ekonomik olarak iyi durumda olan Yugoslavya, tam yedi parçaya bölündü. Zira bir Yugoslav milleti yoktu. Tito’nun bütün çabalarına rağmen yedi millet bir potada eritilerek, kaynaştırılarak Yugoslav milleti yaratılmadı.

Bu örnekleri çoğaltabiliriz. resimlerin milleti olur. Daha doğru bir ifadeyle devletlerin milleti olmalıdır. Devlet kendisini kuran millete yani o milletin değerlerine dayanmalıdır. Milleti olmayan devletler güçlü bir fikrin, ideolojinin, sistemin ya da silahın özgürlüğünün bir süre hayatta kalsalar bile yok olmaya mahkumdur. Fars milletine dayanamayan İran, Şah devrildiğinde bu nedenle dağılmadı. İslam devrimi ve Şiilik yazı görevine göre İran’ın dağılmasını geciktirdi. Rejim zayıfladıkça İran devletine olan bağlılıkta azalıyor. Rejimin yıkılmasıyla İran’ın parçalanması eş zamanlı olacak.

Resimlerin amacı, dayandıkları milletin onun ferdi tarafından içselleştirilmesi, yani dayandıkları toplumsal tabanın genişletilmesi olmalıdır. Bunu başaran milletler daha güçlü olurlar. Uluslararası anketlere göre, (https://www.habererk.com/turkler-devletlerine-sadik-mi-uluslararasi-anket-sonuclari) Türklerin kutuplaşmış olmasına rağmen, Türkiye, kayıtlının baskın çoğunluğu tarafından içselleştirilmiş bir devlet. Azerbaycan bu açıdan Türkiye’den daha iyi durumdadır. Diğer Türk cumhuriyetleri, Türkiye ve Azerbaycan’dan daha mütevazi oranlara sahip olsalar da başka çeşitlerin iyiler. Orta Asya’daki Türk devletlerinin sorunu, Rus azınlıkların sahip oldukları devletlerin içselleştirilmemiş olmaları.

kısaca ifade edilmesi gerekirse, onun egemenliği milleti vardır. Milleti olmayan devlet güneşidir ve yıkılmaya mahkumdur. Türkiye, KKTC, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Kırgızistan devletlerinin milleti Türk milletidir. Uygurlar, Yakutlar, Başkurtlar, Tatarlar, Çuvaşlar, Avarlar ve İran Türkleri, Türkler, Türk devletlerine göre aynı zamanda onlarında devletidir.

Kaynak

Viyanablog Sitesinin Kurucusuyum.