Ordu, fırlatma rampalarının yanı sıra silah depoları ve İran yanlısı Şii milislere ait diğer “terörist altyapıların” da saldırıya uğradığını söyledi. Açıklamada, Lübnan genelinde yüzlerce milis mevzisinin cumartesi günü saldırıya uğradığı belirtildi. Bu arada Pazar gecesi İsrail’in kuzeyinde bir roket alarmı daha duyuldu.
Orduya göre, Pazar sabahı Lübnan’dan atılan yaklaşık sekiz roket, İsrail’in kuzeyindeki Tiberya kenti bölgesine isabet etti. Mermilerin “açık alanlara” düştüğü belirtildi. Yaralanma olmadı. Bir İsrail füze gemisi, liman kenti Eilat’a doğru ilerleyen bir insansız hava aracını da yakaladı. Saldırının sorumluluğunu İran’a sadık bir grup milis olan Irak’taki İslami Direniş üstlendi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İran’ı ülkesine yönelik bir saldırıya karşı uyardı. Netanyahu, Tel Aviv’deki medya temsilcilerine, “Ayetullah rejimine de şunu söylüyorum: Kim bize saldırırsa saldırsın, biz de saldırırız” dedi. “İran’da ve Ortadoğu’da İsrail’in uzun kolunun ulaşamayacağı hiçbir yer yoktur” diye tehdit etti. Bunlar önemli günler, “tarihi bir dönüm noktasındayız”.
Netanyahu, İsrail’in Lübnan’ın başkenti Beyrut’un bir banliyösüne düzenlediği hava saldırısında Nasrallah’ın hedef alınarak öldürülmesini “bir toplu katille hesaplaşma” olarak nitelendirdi. Hizbullah lideri sayısız İsrailliyi, yüzlerce Amerikalıyı ve düzinelerce Fransızı öldürmekten suçlu. Netanyahu, “O sıradan bir terörist değil, mükemmel bir teröristti” dedi.
Bu arada Hizbullah’ın müttefiki olan İran, BM Güvenlik Konseyi’ni acil toplantıya çağırdı. İran’ın BM Büyükelçisi Amir Saeid Irawani’nin mektubunda, İsrail’in “ABD tarafından sağlanan bin poundluk sığınak avcılarını kullanarak Beyrut’taki yerleşim bölgelerine karşı bariz bir terör saldırısı eylemi” gerçekleştirdiği belirtiliyor. Toplantının ne zaman gerçekleşeceği başlangıçta belirsizliğini koruyordu.
İran cumhurbaşkanlığı ofisine göre, Başkan Mesud Peseschkian, Nasrallah’a yönelik saldırının bir savaş suçu olduğunu ve “Batı’nın buna tepkisinin bir itham olduğunu” söyledi. ABD’yi saldırıya izin vermekle ve dolayısıyla Nasrallah’ın ölümüne suç ortağı olmakla suçladı. İran, Hizbullah’ın ve “İsrail karşıtı direniş cephesinin” yanında durmaya devam ediyor.
İran’ın dini lideri Ali Hamaney gibi Peseschkian da terörist milis grubu Hizbullah’ı “yenilmez” ilan etti. Cumartesi öğleden sonra başkent Tahran’da Nasrallah için devlet tarafından düzenlenen yas töreni düzenlendi. Hamaney, öldürülen milis lideri için beş günlük ulusal yas ilan etti.
ABD Başkanı Joe Biden yaptığı açıklamada Nasrallah’ın ölümünü Hizbullah kurbanları için bir “adalet ölçüsü” olarak nitelendirdi ve İsrail’e ABD’nin tam desteği konusunda güvence verdi. ABD, “İsrail’in kendisini Hizbullah, Hamas, Husiler ve İran destekli diğer terörist gruplara karşı savunma hakkını tamamen destekliyor.” ABD hükümeti Cumartesi günü ayrıca diplomatlarının yakınlarının Lübnan’dan ayrılması emrini verdi.
Biden ayrıca ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’e ABD kuvvetlerinin Orta Doğu’daki duruşunu daha da iyileştirme talimatı verdiğini de söyledi. Aynı zamanda gerilimi düşürme çağrısında da bulundu: Gazeteciler İsrail’in Lübnan’a kara saldırısının kaçınılmaz olup olmadığı sorulduğunda Biden şöyle dedi: “Ateşkes zamanı geldi.”
İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy de Lübnan Başbakanı Najib Mikati ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından şiddete son verilmesi çağrısında bulundu. “Kanın durdurulması için acil ateşkesin gerekli olduğu konusunda mutabakata vardık.” Fransa da İsrail’den saldırıların derhal durdurulmasını talep etti. Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Fransa’nın İsrail’in Lübnan’a kara operasyonuna da karşı olduğunu söyledi.
Rusya, İsrail’in Nasrallah’ı öldürmesini kınadı. Dışişleri Bakanlığı, “Lübnan ve Ortadoğu’nun tamamı için daha da dramatik sonuçlar doğuracağı” konusunda uyardı ve İsrail’e Lübnan’daki hedeflere yönelik saldırılarını durdurma çağrısında bulundu. Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, New York’taki BM Genel Kurulu’nda “siyasi cinayet”ten bahsetti.
Türkiye ve Çin de İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarını Nasrallah’ın adını anmadan eleştirdi. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, X kısa mesaj servisinde İsrail’in Lübnan’a yönelik son saldırılarının “soykırım, işgal ve istila politikasının parçası” olduğunu yazdı. BM Güvenlik Konseyi ve diğer organlar İsrail’i durdurmalıdır.
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Birleşmiş Milletler Genel Tartışması’nda yaptığı konuşmada dolaylı olarak İsrail ile Hizbullah arasındaki gerilimi kınadı. Wang, “Lübnan’da savaş yeniden başladı ancak güç, adaletin yerini alamaz” dedi. İsrail’den açıkça bahsetmedi. Wang, Filistinlilerin uzun süredir devam eden kendi devleti arzusunun ve “Filistin halkının uğradığı tarihi adaletsizliğin” göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi. Gazze’de ateşkese ihtiyaç var ve iki devletli çözüm üzerinde çalışılıyor.
CNN’e göre BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Beyrut’ta olayların ciddi oranda tırmanmasından” derin endişe duyuyordu. Şiddet döngüsü artık durmalı ve tüm taraflar uçurumun eşiğinden geri adım atmalı. Guterres sözcüsü Stephane Dujarric, “Lübnan halkı, İsrail halkı ve tüm bölge topyekun savaşı kaldıramaz” dedi.