Bu arada İsrail, serbest bırakılmak üzere yaklaşık 90 mahkumu başka bir hapishaneye taşıdı. Oradan serbest bırakılmaları gerekiyor. İsrail basınında çıkan haberlere göre yüzlerce kişi, üç rehinenin serbest bırakılmasına tanıklık etmek için Tel Avi’nin merkezinde toplandı.
Aslında ateşkesin sabah 7.30’da (CET) başlaması gerekiyordu. Ancak Hamas rehinelerin isimlerini henüz açıklamadığı için ordu başlangıçta saldırılarına devam etti.
İsrail ve radikal İslamcı Hamas, Katar, Mısır ve ABD’nin arabuluculuğuyla başlangıçta 42 günlük ateşkes konusunda anlaşmaya vardı. Bu süre zarfında Gazze Şeridi’nde kalan 98 İsrailli rehineden 33’ü, tutuklu 1.904 Filistinliyle değiştirilecek.
İsrail’de kaçırılanlardan 34’ünün öldüğü tahmin ediliyor. İsrail’in verdiği bilgilere göre bunlar arasında üç sivil de var. Katar hükümetine göre bu kişiler arasında bir İngiliz ve bir Rumen vatandaşı da bulunuyor. Üçünün de İsrail vatandaşlığı var. İsrail basınında çıkan haberlere göre, üç rehinenin yakınları ve rehine ailelerinin forumu, kadınların Hamas şiddetinden günün ilerleyen saatlerinde serbest bırakılmasının beklendiğini doğruladı.
Aynı sıralarda ilk 90 kadar Filistinli mahkum İsrail’de serbest bırakılacak ve güvenlik güçleri tarafından işgal altındaki Batı Şeria’ya ya da Gazze’ye götürülecek. Ateşkesin başlamasının gecikmesi nedeniyle programın devam edip etmeyeceği belirsizliğini korudu.
Yerel güvenlik güçlerine göre, ilk yardım teslimatları ateşkesin yürürlüğe girmesinden sonra geldi. BM Dünya Gıda Programı (WFP), yardımların Gazze Şeridi’ne hem güneydeki Kerem Şalom hem de kuzeydeki Sikim sınır kapılarından getirildiğini söyledi. Arap basınında çıkan haberlere göre 200’e yakın kamyon Filistin topraklarına doğru yola çıktı.
Gazze’deki insani durum, Ekim 2023’te savaş başlamadan önce zaten kötüydü ve İsrail’in yoğun bombardımanları sonucunda dramatik biçimde daha da kötüleşti. BM’ye göre Gazze Şeridi’nde yaşayan iki milyon kişinin yüzde 90’ından fazlası şiddetli açlık çekiyor. Ayrıca içme suyu, acil barınma ve ilaç sıkıntısı da var.
Basında çıkan haberlere göre, İsrail’in aşırı sağcı Polis Bakanı Itamar Ben-Gvir, Hamas’la yapılan ateşkes anlaşmasını protesto etmek amacıyla istifasını duyurdu. Bu, Knesset’teki 120 sandalyenin altısına sahip olan Ozma Jehudit partisinin de hükümet koalisyonundan ayrıldığı anlamına geliyor. Ancak Netanyahu hükümeti parlamentodaki çoğunluğunu kaybetmeyecek. Halen Knesset’teki 120 sandalyenin 62’si var.
Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, İsrail’in Hamas’a karşı savaşa son vermesi halinde hükümetten ayrılmakla da tehdit etti. Bunu yapan bir hükümette kalamazdı.
Son anlaşmaya göre İsrail ordusunun, ateşkes yürürlüğe girdikten sonra Gazze Şeridi’ndeki meskun bölgelerden kademeli olarak çekilmesi gerekiyor, ancak başlangıçta Mısır sınırındaki Philadelphia Koridoru’ndan çekilmemeli. İsrail, Hamas’ın Gazze Şeridi’ne yeniden silah sokabileceğinden korkuyor.
Kıyı şeridinin güneyine kaçan insanların Gazze Şeridi’nde serbestçe hareket etmelerine ve uluslararası denetim altında kuzeydeki yerleşim bölgelerine dönmelerine izin verilmelidir. Ayrıca Gazze Şeridi’ne her gün 600 tır dolusu yardım malzemesinin getirilmesi planlanıyor. Yakıtın büyük oranda tahrip olan kıyı şeridine de ulaşması bekleniyor.
ABD Başkanı Joe Biden’a göre, ikinci aşamaya, yani çatışmaların kalıcı olarak sona erdirilmesine ulaşmak için gerekli anlaşmalar altı haftalık birinci aşamada müzakere edilecek. Ateşkes, altı haftadan uzun sürse bile müzakereler devam ettiği sürece devam etmelidir.
Hamas’ın elindeki tüm rehineler o zamana kadar serbest bırakılmalı ve İsrail ordusu Gazze Şeridi’nden tamamen çekilmelidir.
Biden’a göre üçüncü aşamada öldürülen İsrailli rehinelerin cenazelerinin ailelerine teslim edilmesi gerekiyor. Gazze Şeridi’nde de yeniden yapılanma başlayacak. Anlaşmanın uygulanmasının Katar, Mısır ve ABD tarafından garanti edilmesi gerekiyor. Bu üç devlet aylardır Hamas ile İsrail arasında arabuluculuk yapıyor. Savaşan taraflar arasında hiçbir zaman doğrudan görüşme olmadı.